Tomofil *

dört zamanlı bir motor
şu benim öksüz yüreğim
kontak anahtarı kayıp
homurdanır durur kaportamın altında:
pat-a pata pat-a pata pat-a pata…

oynar kafam, elim, kolum, bacağım
yekinir kalkarım, sarsıla sarsıla
dört zamanlı bir motor
şu benim yüreğim, içten yanmalı
püskürtür durur beni bana:
pat-a pata pat-a pata pat-a pata…

duramam yerimde, iner el frenim
alır dumanlı başımı
bir gurbetten diğerine akar giderim
yoğun sis olsa kederler kaç yazar
kaç yazar yokuş olsa dizilse önüme gamlar:
pat-a pata pat-a pata pat-a pata…

keyifli günlerim de oldu elbette
olduğum hatta gelin arabası
coşkulu kornamda oyun havaları
lastiklerimin üstünde hoplaya zıplaya
camlarımda rüzgâr, içim pür neşe
uçarcasına yokuşlardan ovalara:
pat-a pata pat-a pata pat-a pata…

fakat nicedir sayrılık çekmekteyim
özleye özleye henüz gitmediğim diyarları
böbreklerim çiviledi beni yatağa
midem de kaynayıp duruyor
yaşlanıyor muyum nedir,
terleye terleye teklemekteyim.
kaportamın altında homurdanıp duruyor yüreğim
günlerdir öksüre öksüre
rektefede, rölantide beklemekteyim:
pat pat-a… pat pat… pat-a… pat pat…

sabrım savaşıyor saatlerin kılıçlarıyla
üstüm başım kanı, teri içinde zamanın
fakat bir iyileşeyim biliyorum
nasıl ağlatacağımı asfaltları!
koşturacağım polisleri yine ardımda
gaza basacağım köküne kadar
vuracağım kendimi yollara
yeni maceraların geniş diyarlarına.
savrulup duracak yeniden
dikiz aynamda cehennem dünya.
patpat pat-a pata, patpat pat-a pata,
patpat pat-a pata, patpat pat-a pata…

Cem Savran
*Sincan İstasyonu Dergisi 121.sayı