Mistanbul
bu şehri kapımın önüne kim bıraktı yine?
uzanmış yatıyor pörsümüş memeleriyle
çöpçüler dürtüklemiş olmalı onu yeni güne
kaldırımda uzanmış boylu boyunca öylece
gözlerini açmış olsa da hâlâ mahmur sere serpe
bu şehri kapımın önüne kim bıraktı yine?
kötü kokuyor ve üstü başı darmadağın
yine yetmemiş olmalı çabaları
ağdacı kızların, kuaförlerin… tellakların
sürünmüş çöp, egzoz ve sidik kokularını
yatıyor eşiğimde anadan üryan,
bu şehri kapımın önüne kim bıraktı yine?..
bu şehri kapımın önüne kim bıraktı yine?
jartiyer, sigara, çiklet ve ağdalı küfürler
kalmamış güzelliği pejmürde ve dahi müptezel
kırıtıyor, gerdan kırıyor sokak aralarında
sanırsın dansa kaldırılmayı bekleyen bir matmazel.
pabuçlarımın şehri! yürüyorum eskimiş etinde
kollarında, bileklerinde jilet izleri var, arsız
damağında kan tadı, etinde söndürülmüş sigaralar.
yaşlı olmasına yaşlı ve fakat upuzun mavi saçları..
Cem Savran
“Sincan İstasyonu Dergisi Sayı:
- Toz, Toprak İçinde - Nisan 28, 2024
- Dava - Kasım 5, 2023
- Şiir: Tembel Fıkra - Eylül 10, 2023
Bir yorum
Geri bildirim: